33.. MÜRSELAT Suresi

                      MÜRSELAT   SURES                            

        Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla...

.Yemin olsun, o art ardarda gönderilenlere/meleklere/rüzgârlara/vahyin bölümlerine/kalplere inen doğuşlara,

       .Esip de büküp devirenlere,
       . Dağıtıp yayanlara/diriltip harekete getirenlere,
       .Gerektiği şekilde ayıranlara,
             
  .Öğüt ulaştıranlara/Kur'an'ı ulaştıranlara,
  . Özür yahut uyarı için,
  . Ki size duyurulmuş olan mutlaka gerçekleşecektir.
  .Yıldızlar silinip süpürüldüğünde,
                                 
      . Gök yarıldığında,
         .  Dağlar un-ufak edilip savrulduğunda,
    . Resuller vakte bağlandığında,
         .Hangi gün için vakte bağlandılar?
             . Ayrım ve hüküm günü için.
 .  Ayrım ve hüküm gününü sana bildiren nedir?
     . Yalanlayanların vay haline o gün!
  .Öncekileri helâk etmedik mi?
. Sonra, geriden gelenleri de onların peşlerine takarız.
   .Biz, suçlulara işte böyle yaparız.
       .Yalanlayanların o gün vay haline
         . Sizi basit bir sudan yaratmadık mı?
                    .Onu dayanıklı karargâhta tuttuk.
.Bilinen bir ölçüye/süreye kadar.
      .Bir ölçüyle yaptık. Ne güzel ölçü koyanlarız biz!
       . Vay başına o gün, yalanlayanların!

   .Yeri, bir toplanma zemini yapmadık mı?
   . Diriler bakımından da ölüler bakımından da.
    .Orada oturaklı, başını yücelere kaldırmış dağlar oluşturduk. Ve size tatlı bir su içirdik.
.Vay haline o gün, yalanlayanların!
                .Haydi, yalanlamakta olduğunuz şeye gidin!
      .Haydi, üç çatallı gölgeye gidin!
.Ne gölgelendirir ne alevden korur.
. Gerçekten o, köşke benzer kıvılcımlar saçar.
        .  O kıvılcım sanki sarımtırak bir halat/bir deve kervanı/bakırdan bir ip gibidir.
 .Vay haline o gün, yalanlayanların!
      . Konuşamayacakları gündür bu!
      . İzin verilmez ki onlara özür dilesinler.
      .Vay haline o gün, yalanlayanların!
 .Ayırma günüdür bu! Sizinle öncekileri bir yere topladık.
       .Eğer bir hileniz/bir tuzağınız varsa, hadi hile yapıp tuzak kurun bana!
         .Vay haline o gün, yalanlayanların!
             . Takvaya sarılanlar gölgeler altında, su kaynaklarındadır.

   . Canlarının çektiği meyvelerle yanyanadırlar.
    . "Yapıp ürettiklerinize karşılık olarak afiyetle yiyip için."
. İşte böyle ödüllendiririz biz, güzellikler sergileyenleri!
   .Vay haline o gün, yalanlayanların!
           . Yiyin ve birazcık nimetlenin. Suçlularsınız siz.
                .Vay haline o gün, yalanlayanların!
                
 .Onlara, "rukû' edin!" dendiğinde rukû etmezler.
   . Vay haline o gün, yalanlayanların.
     .  Artık bundan sonra hangi hadise/söze iman edecekler?

        
NOT: Bu bir davettir LÜTFEN KURAN OKUYUN. Başlangıç için iniş sırasına göre TÜRKÇE KURAN meali okumayı tercih edin. Ve lütfen okuduktan sonra okumayanlara davette bulunun.. TEŞEKKÜR EDERİM..
                                         
                            

Hiç yorum yok: