93..ENFAL Suresi
93.. ENFAL Suresi Rahman Rahim
ALLAH’ın Adıyla
. Sana
harp ganimetlerini sorarlar. De ki: "Onlar Allah ve Resul içindir. O halde
Allah'tan korkun ve aranızda barış ve esenliği kurun. Ve eğer müminler iseniz
Allah'a ve O'nun Resulü'ne itaat edin!"
. İnanmış olanlar ancak o kişilerdir ki, Allah
. İnanmış olanlar ancak o kişilerdir ki, Allah
anıldığında yürekleri ürperip titrer ve
onlara
Allah'ın ayetleri okunduğunda, bu onların imanlarını artırır. Ve onlar
yalnız Rablerine güvenip dayanırlar.
. Namazı/duayı
yerine getirirler onlar. Ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden
dağıtırlar.
. Gerçek anlamda müminler, işte bunlardır. Rableri katında dereceler, bağışlanma ve bol bir rızık var onlar için.
. Bildiğin gibi, Rabbin seni hak uğruna, öz
. Gerçek anlamda müminler, işte bunlardır. Rableri katında dereceler, bağışlanma ve bol bir rızık var onlar için.
. Bildiğin gibi, Rabbin seni hak uğruna, öz
. İş
apaçık ortaya çıktıktan sonra bile, hak
. O sırada
Allah, iki gruptan birinin
kesinlikle sizin olacağını vaat ediyordu. Ve
siz,
güçsüz ve silahsız olanın size düşmesini arzu ediyordunuz. Allah ise hakkı
kendi kelimeleriyle tam bir biçimde ortaya koymayı ve küfre batmışların ardını-arkasını
kesmeyi istiyordu.
. Diliyordu
ki, kötülüğü temsil edenler istemese de hakkı ayan-beyan gözler önüne koysun,
saçma ve tutarsız olanı hükümsüz kılsın.
. Hani siz, Rabbinizden yardım ve destek
. Hani siz, Rabbinizden yardım ve destek
diliyordunuz; O, sizin dileğinize şöyle cevap
vermişti: "Hiç kuşkunuz olmasın,
. Allah
bunu, sadece bir müjde olsun ve o sayede kalpleriniz huzur ve rahatlık bulsun
diye yaptı. Yardım yalnız ve yalnız Allah katındandır. Hiç şüphesiz
. O zaman
sizi, Allah'tan bir güven olmak üzere hafif bir uyku bürüyordu; sizi onunla
temizlemek, şeytanın pisliğini sizden gidermek, kalplerinizi birbirine
bağlamak, ayaklarınızı sağlam bastırmak için üzerinize gökten bir su
indiriyordu.
. Rabbin,
meleklere şöyle vahyediyordu: "Ben sizinle beraberim. İmanı olanları
sağlamlaştırın. İnkâr edenlerin kalpleri içine korku salacağım; vurun
boyunların üstüne, vurun onların her parmağına."
. Bu
böyledir. Çünkü onlar Allah'a ve resulüne kafa tuttular. Kim Allah'a ve
. İşte
gördünüz! Hadi tadın onu! Küfre
. Her kim
böyle bir günde, savaşmak için başka bir yer tutmak yahut başka bir birliğe
katılmaya gitmek dışında onlara arkasını dönerse, Allah'tan bir gazaba
çarpılmış olur. Varacağı yer cehennemdir onun. Ne kötü varış yeridir o!
. Siz
öldürmediniz onları, Allah öldürdü onları. Attığın zaman da sen atmadın, Allah attı. İnananları kendisinden güzel bir
. Gördünüz
ya, Allah küfre sapanların tuzağını fersiz bırakır.
. Fetih
istiyorsanız, fetih size geldi. Eğer
vazgeçerseniz hakkınızda daha hayırlı
olur. Eğer dönerseniz biz de döneriz. Cemaatiniz çok da olsa sizi her hangi bir
şeyden asla müstağni kılamaz! Allah, inananlarla beraberdir.
. Hiç
işitmedikleri halde, "İşittik!" diyenler gibi olmayın.
. Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir.
. Allah kendilerinde bir hayır olduğunu bilseydi elbette onlara işittirirdi. Onlara işittirseydi bile mutlaka yüz çevirir, döner giderlerdi.
. Ey iman sahipleri! Sizi, size hayat verecek
. Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir.
. Allah kendilerinde bir hayır olduğunu bilseydi elbette onlara işittirirdi. Onlara işittirseydi bile mutlaka yüz çevirir, döner giderlerdi.
. Ey iman sahipleri! Sizi, size hayat verecek
şeye çağırdığında, Allah'a da resule de
"Buyur deyin!" Şunu da bilin ki, Allah kişi ile kalbinin arasına
girer. Ve bilin ki, en son O'nun huzurunda haşredileceksiniz.
. İçinizden
sadece zulmedenlere çatmakla kalmayacak bir fitneden korkun. Bilin ki Allah'ın
gazabı çok şiddetlidir.
. Düşünün ki, siz bir zamanlar yeryüzünde
. Düşünün ki, siz bir zamanlar yeryüzünde
ezilip horlanan bir azınlıktınız. İnsanların
sizi çarpıvereceğinden korkuyordunuz. Bu haldeyken Allah sizi barındırdı,
yardımıyla sizi destekledi ve şükredersiniz ümidiyle sizi tertemiz nimetlerle
rızıklandırdı.
. Bilin
ki, mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir imtihan aracıdır. Allah'a
gelince, büyük ödül O'nun katındadır.
. Ey iman sahipleri! Eğer Allah'tan korkarsanız, Allah size hakla bâtılı/iyiyle
. Ey iman sahipleri! Eğer Allah'tan korkarsanız, Allah size hakla bâtılı/iyiyle
. Küfre
sapanlar, seni tutup bağlamaları yahut öldürmeleri ya da yurdundan
çıkarmaları
için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kurarlar, Allah da tuzak kurar. Ama
Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır.
. Ayetlerimiz
onlara okunduğunda şöyle derler: "Tamam, işittik. İstersek bunun
gibisini
elbette ki söyleriz; öncekilerin
. Şunu da
söylemişlerdi: "Allahımız! Eğer bu, senin katından gelmiş gerçeğin
kendisiyse, gökten üstümüze taş yağdır. Yahut bize korkunç bir azap musallat
et."
. Oysaki, sen onların içinde iken Allah onlara azap etmeyecekti. Onlar, af dileyip dururken de Allah onlara azap etmezdi.
. Onlar Mescid-i Haram'dan geri çevirip
. Oysaki, sen onların içinde iken Allah onlara azap etmeyecekti. Onlar, af dileyip dururken de Allah onlara azap etmezdi.
. Onlar Mescid-i Haram'dan geri çevirip
dururken, Allah onlara neden azap etmeyecekmiş?
Onlar onun dostları/koruyucuları da değillerdir. Onun dostları/koruyucuları
takva sahiplerinden başkası değildir. Ama onların çokları bunu bilmezler.
. Onların
o evdeki namazı/duası; ıslık çalmak, el çırpmak/engel olmaktan başka
. O küfre
sapanlar mallarını Allah yolundan alıkoymak için harcarlar, harcayacaklardır
da. Sonunda bu kendileri için bir hasret olacak, sonra da mağlup edilecekler.
Küfre sapanlar doğruca cehenneme sürülecekler.
. Böylece
Allah, pisi temizden ayıracak, pis kısmı birbirleri üstüne yığıp hepsini bir
. Küfre
sapanlara söyle: "Eğer son verirlerse eskide kalmış olan, kendileri için
affedilir. Eğer yeniden başlarlarsa, daha öncekilere uygulanan yol ve yöntem,
eskisi gibi devam etmiş olacaktır."
. Fitne
kalmayıncaya ve din tümüyle Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın!
Vazgeçerlerse kuşkusuz ki Allah, ne yaptıklarını iyice görecektir.
. Eğer
yüz çevirirlerse bilin ki, Allah sizin Mevlâ'nızdır. Ne güzel Mevlâ'dır O, ne
güzel destekler; ne güzel
. Doğru
ile yanlışın ayrılış günü, iki
topluluğun karşılaştığı gün, kulumuza indirmiş
olduğumuza inanıyorsanız şunu bilin: Ganimet/kazanç olarak elde ettiğiniz
şeylerin beşte biri Allah'a, resule, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda
kalmışa aittir. Allah her şeye kadirdir.
. O vakit
siz, vadinin beri yamacında idiniz, onlarsa öte yamacında idiler. Kervan sizden
daha aşağıda idi. Sözleşmiş olsaydınız buluşma yer ve saatinde ayrılığa
düşerdiniz. Ama Allah, olması kararlaştırılan işi yerine getirmek istiyordu. Ta
ki, ölen beyyine üzerine ölsün, yaşayan da beyyine üzerine yaşasın. Allah elbette
ki çok iyi işitir, çok iyi bilir.
. Allah
onları sana uykunda az gösteriyordu. Eğer onları sana çok gösterseydi,
yılgınlığa düşer, işi kotarmada çekişmeye başlardınız. Ama Allah, sizi selamete
çıkardı. O, göğüslerin içindekini çok iyi bilir.
. Karşılaştığınızda
onları sizin gözlerinize az gösteriyordu. Sizi de onların gözünde azaltıyordu
ki, yapılmasına
. Ey
inananlar! Bir düşman topluluğu ile
. Allah'a
ve resulüne itaat edin, birbirinizle
çekişmeyin; yoksa korkuya kapılırsınız,
rüzgârınız kesilir. Sabredin; Allah sabredenlerle beraberdir.
. İnsanlara
çalım satarak, gösteriş yaparak
yurtlarından çıkan ve Allah yolundan
alıkoyanlar gibi olmayın. Allah, onların yapmakta olduklarını çepeçevre
kuşatmıştır.
. Şeytan
onlara, yaptıklarını süslü gösterip
şöyle demişti: "Bugün size galip
gelecek kimse yok, ben yanınızdayım." Fakat iki topluluk yanyana gelince
iki topuğu üstüne çark edip şöyle dedi: "Ben sizden uzağım. Ben sizin
görmediklerinizi görüyorum, ben Allah'tan korkarım. Allah'ın cezası çok
şiddetlidir."
. İkiyüzlülerle
kalplerinde hastalık olanlar
. Bir
görseydin o küfre sapanları! Melekler
canlarını alırken onların yüzlerine ve
arkalarına vuruyorlardı: "Yangın azabını tadın."
. "İşte
bu, ellerinizin önden gönderdiği şeyler yüzündendir. Allah, kullara asla
zulmetmez."
. Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi. Allah'ın ayetlerini
. Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi. Allah'ın ayetlerini
. Bu böyledir.
Çünkü Allah bir topluma lütfettiği nimeti, o toplum birey olarak
içlerindekini/birey olarak kendilerine ilişkin olanı değiştirmedikçe,
değiştirmemiştir. Ve Allah, iyice işiten, gereğince bilendir.
. Tıpkı
Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin tavırları gibi. Rablerinin ayetlerini
yalanlamışlardı. Biz de onları günahları yüzünden mahvettik. Firavun hanedanını
da boğmuştuk. Bunların tümü zulme sapanlardı.
. Allah
katında canlıların en kötüsü, gerçeği
. Bunlar,
kendileriyle antlaşma yaptığın
. Eğer
onları harpte ele geçirirsen, onlarla
. Eğer
bir topluluktan hıyanet kuşkusu duyarsan, antlaşmaya bağlı kalmayacağını
59. Küfre
sapanlar sakın öne geçtiklerini
. Onlara
karşı, gücünüz yettiğince kuvvet hazırlayın. Ordugâhlarda atlar besleyin.
Böylece hem Allah'ın düşmanını hem kendi düşmanınızı hem de bunlardan
başkalarını korkutabilirsiniz. Siz onları bilmezsiniz ama Allah hepsini bilir.
Allah yolunda harcadığınız her şey size tam olarak ödenir; hiçbir haksızlığa
uğratılmazsınız.
. Eğer
barışa eğilim gösterirlerse sen de buna yanaş ve Allah'a tevekkül et. Çünkü O,
en iyi işitenin, en iyi bilenin ta kendisidir.
. Eğer sana hile-oyun yapmak isterlerse Allah sana yeter. Yardımıyla ve müminlerle seni destekleyen O'dur.
. Onların kalplerini kaynaştıran da O'dur. Sen, yeryüzündeki her şeyi bağışlasaydın,
. Eğer sana hile-oyun yapmak isterlerse Allah sana yeter. Yardımıyla ve müminlerle seni destekleyen O'dur.
. Onların kalplerini kaynaştıran da O'dur. Sen, yeryüzündeki her şeyi bağışlasaydın,
teşvik et! Sizden sabırlı yirmi kişi olsa,
küfre sapanların iki yüzüne galip gelir; sizden yüz kişi olsa, onların binine
galebe çalar. Çünkü onlar gereğince anlamayan bir topluluktur.
. Şimdi,
Allah yükünüzü hafifletti. Bilmiştir
ki, sizde bir zaaf var. İçinizden sabırlı
yüz kişi olsa, iki yüz kişiye galip gelir; sizden bin kişi olsa, Allah'ın
izniyle iki bin kişiye galebe çalar. Allah, sabredenlerle beraberdir!
. Hiçbir
peygamber için, yeryüzünde ağır basmadıkça, esirlere sahip olmak uygun
değildir. Siz şu iğreti dünyanın nimetini istiyorsunuz; Allah ise âhireti
istiyor. Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
. Artık
kazanç olarak elde ettiklerinizden/ elde ettiğiniz ganimetlerden helal ve temiz
olarak yiyin; Allah'tan sakının! Allah çok affedici, çok merhametlidir.
. Ey Peygamber! Elinizde esir olarak
. Ey Peygamber! Elinizde esir olarak
bulunanlara de ki: "Eğer Allah,
kalplerinizde bir hayır olduğunu bilirse size, sizden alınandan daha
değerlisini verir ve sizi affeder. Allah çok affedici, çok
esirgeyicidir."
. Sana
hıyanet etmek isterlerse kesin olan
şu ki, daha önce Allah'a hıyanet ettiler de
Allah, aleyhlerine bir imkân yarattı. Allah her şeyi bilen, her hikmete sahip
olandır.
. Onlar
ki, inanıp hicret ettiler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihat ettiler;
onlar ki hicret edenleri barındırdılar, onlara
yardım ettiler, işte onlar
birbirlerinin dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, hicret
edecekleri vakte kadar size onların yönetiminden bir şey düşmüyor. Ama sizden
dinde yardım isterlerse, sizinle aralarında antlaşma bulunan bir topluluk
aleyhinde olmamak üzere, kendilerine yardım etmeniz gerekir. Allah, yapmakta
olduklarınızı iyice görmektedir.
. Küfre
sapanlar da birbirlerinin dostlarıdır.
. O
inanıp hicret edenler, Allah yolunda cihat edenler, o barındırıp yardımcı
olanlar
. Sonradan
inanarak hicret edip de sizinle birlikte cihada katılanlar da sizdendir. Kan
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)