İyiliği sonsuz, ikramı bol Allah’ın adıyla...
1).Marufu tebliğ etmek için gönderilip de
2). (Onunla bâtılı) darmadağın edenlere yemin olsun.
1).Marufu tebliğ etmek için gönderilip de
2). (Onunla bâtılı) darmadağın edenlere yemin olsun.
4).(Doğru ile yanlışı) sürekli ayıranlara,
5).Ve doğru bir bilgi bırakanlara…
6). (Bunları) gerek (kendileri için) bir özür olsun gerekse (başkaları için) uyarı olsun diye yapanlara yemin olsun ki
7).Size vaad edilen mutlaka
5).Ve doğru bir bilgi bırakanlara…
6). (Bunları) gerek (kendileri için) bir özür olsun gerekse (başkaları için) uyarı olsun diye yapanlara yemin olsun ki
7).Size vaad edilen mutlaka
8).Yıldızlar söndürüldüğü zaman,
9).Gökte delikler oluştuğu zaman,
10).Dağlar un ufak edilip savrulduğu zaman,
11).Elçilerin (şahitlik yapma) vakti geldiği zaman…
12).O hangi güne ertelendi (biliyor
9).Gökte delikler oluştuğu zaman,
10).Dağlar un ufak edilip savrulduğu zaman,
11).Elçilerin (şahitlik yapma) vakti geldiği zaman…
12).O hangi güne ertelendi (biliyor
musunuz)?
13).İyiyi kötüden ayırma gününe…
14).İyiyi kötüden ayırma gününün ne olduğunu sana kim bildirebilir!
15).O gün (doğrular karşısında) yalan
14).İyiyi kötüden ayırma gününün ne olduğunu sana kim bildirebilir!
15).O gün (doğrular karşısında) yalan
16).Öncekileri /daha önce yalan söyleyip duranları helak
etmedik mi?
17).Sonra arkadan gelenleri de öncekiler gibi helak edeceğiz.
18).İşte bütün suçlulara böyle yapacağız.
19).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
20).Sizi dayanıksız bir sudan/sıvıdan
17).Sonra arkadan gelenleri de öncekiler gibi helak edeceğiz.
18).İşte bütün suçlulara böyle yapacağız.
19).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
20).Sizi dayanıksız bir sudan/sıvıdan
21).Sonra onu karar-ı mekîn’de /yumurtaya ulaşmasına imkan
veren yerde tuttuk.
22).Belli bir ölçüye ulaşıncaya kadar (orada tuttuk).
23).Ölçüleri biz belirledik. Biz, ne güzel ölçülendireniz!
24).O gün (doğrular karşısında) yalan
22).Belli bir ölçüye ulaşıncaya kadar (orada tuttuk).
23).Ölçüleri biz belirledik. Biz, ne güzel ölçülendireniz!
24).O gün (doğrular karşısında) yalan
27).Orada sabit ve yüce dağlar oluşturduk.
28).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş
olanların vay haline!
29).Şimdi karşısında yalana sarıldığınız
29).Şimdi karşısında yalana sarıldığınız
30).Üç kola ayrılmış gölgeye doğru gidin; 31).Gölgelendirmeyen /serinletmeyen ve alevden de korumayan gölgeye.
32).Cehennem, her biri bir tomruk gibi (kalın) kıvılcımlar saçar.
32).Cehennem, her biri bir tomruk gibi (kalın) kıvılcımlar saçar.
34).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş
olanların vay haline!
35).Bu, onların konuşamayacakları gündür.
36).Onlara izin verilmeyecek ki özür beyan etsinler.
35).Bu, onların konuşamayacakları gündür.
36).Onlara izin verilmeyecek ki özür beyan etsinler.
37).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş
olanların vay haline!
38).Bu, iyiyi kötüden ayırma günüdür. Sizi de öncekileri de bir araya getirmiş olacağız.
38).Bu, iyiyi kötüden ayırma günüdür. Sizi de öncekileri de bir araya getirmiş olacağız.
39).Kuracağınız bir oyun varsa onu Bana karşı kurun
bakalım!
40).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
41).Yanlışlardan sakınanlar ise gölgeliklerde ve pınar başlarında,
40).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
41).Yanlışlardan sakınanlar ise gölgeliklerde ve pınar başlarında,
42).Canlarının çektiği meyveler içinde olacaklar.
43). (Onlara şöyle denecektir:) “Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için!”
44).Biz, güzel davrananları işte böyle ödüllendiririz.
45).O gün (doğrular karşısında) yalan
43). (Onlara şöyle denecektir:) “Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için!”
44).Biz, güzel davrananları işte böyle ödüllendiririz.
45).O gün (doğrular karşısında) yalan
46). “(Ey yalancılar, dünyada iken) Yiyin, biraz keyfini sürün! Sizler gerçekten
suçlu
47).O gün (doğrular karşısında) yalan
48).Onlara, “(Allah’a) boyun eğin!” denince boyun eğmezler.
49).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
49).O gün (doğrular karşısında) yalan söyleyip durmuş olanların vay haline!
50).Onlar bundan /Kur’an’dan sonra artık hangi söze inanacaklar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder