İyiliği sonsuz, ikramı bol
Allah’ın adıyla...
1).Bu Furkan’ı /doğruyu yanlıştan ayıran bu
1).Bu Furkan’ı /doğruyu yanlıştan ayıran bu
Kitab’ı, alemlere uyarıcı olsun diye kuluna indiren Allah, ne yüce
bir bereket kaynağıdır!
2).Allah; göklerin ve yerin hakimiyeti
sadece kendisinde olan, çocuk edinmemiş
3).Kendileri yaratılmış olup
hiçbir şey
yaratamayan; kendilerine fayda ya da zarar sağlayamayan; öldürmeye,
yaşatmaya ve tekrar diriltmeye güçleri yetmeyenleri Allah ile aralarında
ilahlar edindiler.
4).Kafirlik edenler /ayetleri görmezlikte
direnenler “Bu bir düzmecedir, onu o
uydurmuştur, başka bir topluluk da ona
yardım etmiştir” dediler. Böylece haksızlık etme ve yalan söyleme noktasına
vardılar.
5).Bir de şunu dediler: “Bu; öncekilerin
6). De
ki: “Onu, göklerdeki ve yerdeki
7).Şunu da dediler: “Bu nasıl bir elçi ki yiyip
içiyor, çarşıda pazarda dolaşıyor! Ona bir melek indirilseydi de o da onunla
birlikte uyarıcı olsaydı ya!
8).Veya ona bir hazine verilseydi yahut ürününden yiyeceği
bir bahçesi olsaydı!” O zalimler /yanlışlar içinde olanlar şunu da dediler:
“Siz sadece büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz!”
9).Baksana, seninle ilgili nasıl benzetmeler
9).Baksana, seninle ilgili nasıl benzetmeler
10).Gerek görürse sana daha iyisini -içinden
ırmaklar akan bahçeleri- verecek ve senin için köşkler oluşturacak olan Allah,
ne yüce bir bereket kaynağıdır!
11).Aslında onlar o saat konusunda yalana sarıldılar. O saat
11).Aslında onlar o saat konusunda yalana sarıldılar. O saat
12).O alevli ateş onları uzak bir yerden
13). Kelepçelenmiş halde, cehennemin dar
bir yerine
atıldıklarında da orada yok olup gitmek için yalvarırlar.
14). “Bugün yok olmak için bir kez yalvarmayın, yok
olmak için çok kez yalvarın!” (denir)
15).De ki: “Bu (cehennem) mi iyi, yoksa
15).De ki: “Bu (cehennem) mi iyi, yoksa
müttakilere
/yanlışlardan sakınanlara vaat edilen kalıcı cennet mi? Orası onlar için hem
bir ödül hem de varılacak son yerdir.”
16 ). Orada
istedikleri her şey onların olacak ve ölümsüz olarak kalacaklardır. Bu,
Rabbinin (gerçekleştireceğini) üstlendiği bir vaattir.
17).Onları (kıyamet konusunda yalana sarılanları), Allah ile aralarına koyup kulluk
17).Onları (kıyamet konusunda yalana sarılanları), Allah ile aralarına koyup kulluk
ettikleri ile beraber topladığı gün onlara
şöyle diyecektir: “Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan
saptılar?”
18).Onlar
şöyle cevap vereceklerdir: “Sana
içten boyun eğeriz; senin dışında herhangi bir
varlığın bize senden daha yakın olacağını kabul etmemiz söz konusu olamaz.
Lakin sen onlara ve babalarına o kadar nimet verdin ki sonunda o zikri /senin
kitabını unuttular ve kaybetmiş bir topluluğa dönüştüler.”
19).Onlara şöyle denilecek:
“Araya koyduklarınız, söylediklerinizi kesin bir dille
yalanladılar. Artık
herhangi bir azabı kendinizden savmaya da bir yardım görmeye de imkanınız
yoktur. Aranızdan kim yanlış yapmakta ileri gitmişse (kendisi yoldan çıktığı
gibi sizi de çıkarmışsa) ona büyük bir azap tattıracağız.”
20).Senden önce gönderdiğimiz elçiler de
elbette
(senin gibi) yiyip içer ve çarşıda pazarda dolaşırdı. Kiminizi kiminiz için zor
bir imtihan vesilesi kıldık, (bakalım) sabredebilecek misiniz? Senin Rabbin
daima görür.
21).Bizim huzurumuza varmayı beklemeyenler:
“Melekler bize de indirilse
ya da Rabbimizi görsek ya!” derler. Onlar
kendilerini büyük görürler ve büyük bir azgınlıkla başkaldırırlar.
22).Melekleri
görecekleri gün bu suçluları sevindirecek hiçbir şey olmayacaktır. Melekler
onlara daima: “Yasak! Yasak!” diyeceklerdir.
23).Yaptıkları
her bir işi ele almış ve toz duman haline getirmiş oluruz.
24).O gün cennet ahalisinin yerleştiği yerler
24).O gün cennet ahalisinin yerleştiği yerler
25).Göğün
bulutlarla bölüneceği ve
26).O gün tüm hakimiyet sadece Rahman’ın
27).Yanlış yapan her kişi, o gün iki elini ısırarak
şöyle der: “Keşke bu resul ile aynı yolu tutsaydım.
28).Yazık ettim kendime. Keşke falanca kişiyi samimi dost edinmeseydim.
29).Doğru bilgi /Allah’ın kitabı bana geldikten sonra beni ondan o uzaklaştırdı. Şeytanlar insanı, yüzüstü bırakır.”
28).Yazık ettim kendime. Keşke falanca kişiyi samimi dost edinmeseydim.
29).Doğru bilgi /Allah’ın kitabı bana geldikten sonra beni ondan o uzaklaştırdı. Şeytanlar insanı, yüzüstü bırakır.”
30).(O gün) Elçimiz de şöyle der: “Rabbim,
31).Her nebiye bir kısım suçluları işte böyle
32).Kâfirlik edenler /ayetleri görmezlikte
direnenler: “Kur’an ona, bir seferde toptan
indirilseydi ya!” dediler. Böyle
(parça parça) indirilmesi, gönlünü ona sabitleyelim diyedir. Biz onu tam tertil
ettik /bağlantılarını kurup doğru bir şekilde düzenledik
33).Bunların sana getirdikleri herhangi bir örnek
yoktur ki biz sana onun doğrusunu ve en güzel açıklamasını getirmiş olmayalım.
34).Onlar, yüz üstü cehenneme toplanacak
34).Onlar, yüz üstü cehenneme toplanacak
35).Musa’ya Kitabı verdik. Kardeşi Harun’u
36).O
ikisine: “Ayetlerimiz karşısında
37).Nuh’un
halkını da… Kendilerine gelen
elçileri yalanlayınca onları boğduk ve insanlar
için ibret yaptık. Yanlış yapanlar için acıklı bir azap hazırlamışızdır.
38).Ad’ı, Semud’u, Res ahalisini ve bunların
39).Hepsine
de ders alacakları örnekler verdik. (Ama dinlemeyince) hepsini kırıp geçirdik.
40).Bunlar, felâket yağdırılmış o yerlere elbette uğradılar; oraların halini görmediler mi? Aslında bunlar, tekrar dirilme konusuna ilgi duymuyorlar.
41).Seni gördüklerinde sadece hafife alıyor
40).Bunlar, felâket yağdırılmış o yerlere elbette uğradılar; oraların halini görmediler mi? Aslında bunlar, tekrar dirilme konusuna ilgi duymuyorlar.
41).Seni gördüklerinde sadece hafife alıyor
42)Eğer ilahlarımıza bağlılıkta sebat göstermeseydik az kalsın bizi
onların
yolundan saptıracaktı.” (Bu kafirler) Azabı görünce, yoldan sapmış
olanın kim olduğunu öğreneceklerdir.
43).Kendi
arzusunu kendine ilah edineni
44).Onların çoğunun sana kulak verdiğini
45).Rabbinin gölgeyi nasıl uzattığını görmedin mi?
İsteseydi onu hareketsiz kılardı. Güneşi de gölgenin delili /sebebi yaptık.
46).Sonra gölgeyi yavaşça kendimize (yukarıya) çektik (ve kısalttık).
46).Sonra gölgeyi yavaşça kendimize (yukarıya) çektik (ve kısalttık).
47).Geceyi
sizin için bir örtü, uykuyu
48).Rahmetinden
/ikramından önce
49).Bunu, o suyla ölü bir bölgeyi canlandıralım,
yarattığımız hayvanların ve insanlardan bir çoğunun su ihtiyacını karşılayalım
diye yaparız.
50).Biz onu (indirdiğimiz her kitabı), doğru bilgileri kullansınlar diye aralarında değişik
50).Biz onu (indirdiğimiz her kitabı), doğru bilgileri kullansınlar diye aralarında değişik
şekillerde anlattık. Ama
insanların çoğu, kâfirlik /gerçekleri örtme dışında her şeye direnç gösterdi.
51).Gerek görseydik her yerleşim yerinden
52).Sen kâfirlere /ayetleri görmezlikte
direnenlere boyun eğme; onlara
karşı bununla (Kur’ân ile) tüm gücünü kullanarak cihad et /elinden geleni yap.
53).İki büyük su kütlesini birbirine salan
odur.
Biri güzel ve tatlı, öbürü tuzlu ve acıdır. Aralarına da bir engel, aşılmaz bir
sınır koymuştur.
54).Beşeri sudan yaratan, ona soy ve evlilik
55).Kendilerine bir faydası olmayan, zarar
da vermeyen birini Allah ile
aralarına koyup kulluk ediyorlar. Kâfir, Rabbine karşı başkasına destek olur.
56).Biz
seni, sadece müjdeci ve uyarıcı
57).De
ki: “Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, sadece Rabbine /Rabbinin
rızasına götüren bir yol tutmayı tercih etmiş kimseler olmanızı istiyorum”.
58).Ölmeyen, hep diri olana dayan! Her şeyi
58).Ölmeyen, hep diri olana dayan! Her şeyi
59).O Allah; gökleri, yeri ve ikisinin
arasındakileri altı günde yaratan
ve sonra arşa /yönetimin başına geçendir. O, Rahman’dır. Sen (ne isteyeceksen)
her
şeyden haberdar olan Rahman’dan iste.
60).Onlara: “Rahman’a secde edin/ sadece O’nun
karşısında eğilin!” dense “Rahman
/iyiliği sonsuz olan da kimmiş? Senin
istediğine mi secde edeceğiz!” derler. Bu, onların sadece uzaklaşmalarını
artırır.
61).Gökte
burçlar /takımyıldızlar oluşturan,
içlerine bir ışık kaynağını (Güneşi) ve ışığı
yansıtan Ay’ı koyan zat; ne yüce bir bereket kaynağıdır!
62)Doğru bilgi edinmek isteyenler veya
63).Rahman’ın
kulları, yeryüzünde alçak
64).Geceleri Rablerine secde eder ve
kıyama
dururlar.
65).Onlar şöyle derler: “Rabbimiz, cehennem azabını
bizden sav! Onun azabı bitmek bilmeyen bir sıkıntıdır.
66).Orası ne kötü yerleşme ve kalma yeridir!”
67).Onlar; harcama yaparken savurganlık etmezler, cimrilik de
67).Onlar; harcama yaparken savurganlık etmezler, cimrilik de
68).Onlar, Allah ile beraber başka bir ilahı yardıma
çağırmazlar. Allah’ın dokunulmaz
kıldığı bir canı haklı bir sebep olması
dışında öldürmezler; zina da etmezler. Kim bunları yaparsa işlediği suçun
cezasını bulur.
69).Kıyamet günü azabı ikiye katlanır. O
70).Ama kim tövbe eder /dönüş yapar,
71).Çünkü kim tövbe eder ve iyi işler
72).Rahman’a kulluk edenler, yalan yanlış
şeylere şahitlik etmezler. Bir
faydası
olmayan şeylere rastladıkları zaman da ağır başlı bir şekilde geçip
giderler.
73).Onlara Rablerinin ayetleri anlatılınca sağırmış
ve körmüş gibi davranarak konuyu geçiştirmezler.
74).Onlar şöyle dua ederler: “Rabbimiz!
Bize
gözümüzü gönlümüzü aydınlatan eşler ve evlatlar ver. Bizi müttakilere /yanlışlardan
sakınanlara önder yap.
75).Gösterdikleri sabra karşılık onlar
76).Orada ölümsüzleşeceklerdir. Orası ne güzel yerleşme ve kalma
yeridir!
77).De ki: “Rabbimin sizi (kulluğa) çağırması olmasa size ne diye önem
versin
ki! Ama siz (ey kâfirler, bu çağrı karşısında) hep yalana sarıldınız. O
yalan yakanıza yapışacaktır.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder